İnsanları dini anlatmanın,etkilemenin en güzel yollarından biride sohbet,vaazdır.Her kuran kursu hocamızın veya islamı anlatmaya gönül vermiş dostlarımızın muhakkak kendisini eğitip sohbet yapacak kıvama gelmesi lazımdır.
Kuran kursumda sohbet günüm cumadır.Her aksatmadan anlatırım.Kadınlar heyecanla bekliyorlar acaba bu hafta konu ne diye?
Bence her kuran kursu hocasına diksiyon eğitimi kesinlikle verilmeli.İşimizin yarısından çoğu sohbet zaten.Tabi en önemliside tecrübedir.Anlattıkça demlenir insan.Şuana kadar ki edindiğim tecrübelerden bir kaç püf nokta sunmak istiyorum sizlere:
-Sohbetimizin zamanını iyi ayarlamalıyız.40 dk geçerse cemaatte dinleme zorluğu başlıyor.Yani en az 30 en fazla 40 dk olmalıdır.
-Cemaatin seviyesine göre ayrıntıya inmeli ve kesinlikle yorumlamakta zorluk çekeceği konuları anlatmamalıyız.
-Sohbetimizi anlatırken bulduğumuz kaynaktan direk kopyala yapıştır yapmamalıyız.Muhakkak anlattığımız konuya dair yorum yapabilmeli,güncel yanlarına değinebilmeliyiz.
-Sohbetimizin ana maddelerini kiçik bir kağıda veya sohbet kağıdımızın kenarlarına not alırsak,göz ucu ile kopya çekip daha takılmadan anlatabiliriz.
Şuana kadar anlattığım birçok konu oldu.Bazılarını fikir olması açısından yazıyorum:
-TESETTÜR(daha ziyade iffet konusunu ele aldım)
-ÇOCUĞUMUZA DİNİ EĞİTİM NASIL VERMELİYİZ?
-İFK VAKASI
-PEYGAMBERİMİZ ÇOCUKLARA NASIL DAVRANIRDI?
-PEYGAMBERİMİZ HANIMLARINA NASIL DAVRANIRDI?
-HİCRETTEN ALINACAK DERSLER?
-TABİKİ NAMAZ
-MEKKENİN FETHİ
Sohbet hazırlarken yardımcı olacak kaynaklar:
-Özellikle peygamber efendimizle ilgili
-Çocuklar ve aile hayatı ile
-Her konuda
-Hanımlarla ilgili
27 Nisan 2014 Pazar
24 Nisan 2014 Perşembe
KURAN KURSU HOCALARI ARANIYOORRR
Selamun aleykum dostlar.Ülkemizde her mahallede kuran kurslarimiz,kurslarda da hocalarimiz var.Hocalarımız herkesin göz bebegi .Peki bu vasfa gelene kadar neler aşıyor?neler yaşıyor?
Hem bizden sonraki gelen nesillere ornek olması açisindan hem de birbirimizi tanima açisindan yorum ve emaillerinizi bekliyorum...Blogumda örnek kişi olarak hayatını yayınlamak istiyorum.(isimsizde olur)
1-Hangi okullarda okudunuz?
2-Bu mesleğe nasıl gönül verdiniz?
3-Mesleginizin en zor ve en kolay yanlari nelerdir?
4-Tavsiyeleriniz nelerdir?
Fikir olması açısından bir kaç soru yazdim.Devamı sizden...
YENİ BİR NEFES
Blogger yazmak zor iş.Bir çocuk gibi bakılmak isteniyor.Kısa soluklu blogger yayın hayatımda sonra artık farklı bir nefes almak istiyorum.Şöyle ki bir kuran kursu hocası olarak sınıfta yapılacak etkinlikler,materyaller hakkında kaynak bulmakta çok zorluk çekiyorum.Hitap ettiğimiz kesim her yaştan kadın olunca onlara hitap edebilmek daha da zorlaşıyor.Velhasıl kelam,artık blogumu tüm kuran kursu hocaları için yararlanabileceği ortak bir kaynak haline getirmek istiyorum.Şöyle ki;
-DERS ANLATIMINDA Kİ FİKİRLERİNİZ
-YAPTIĞINIZ FARKLI ETKİNLİKLER
-YARIŞMALAR
-GÖRSEL MATERYALLER
-TAVSİYELERİNİZ
-ANILARINIZ
-BİZİ GELİŞTİRECEK ,KURAN KURSU HOCASININ HAYATINA DAİR DAHA NE VARSA
Hepsini ortak bir yerde toplamamız meslek hayatımız ve başkalarına ışık olması açısında çok faydalı olacaktır.Sadece bizlerin değil kuran kurslarını merak eden herkes içinde...E mail adresim olsun yorumlara olsun tavsiyelerinizi bekliyorum.Güzel tavsiyelerinizin hepsi yayınlanacaktır.
13 Eylül 2013 Cuma
DÖNEMEDİM MEVLANA GİBİ
Yaz aylarında neredeyse her hafta sonu bir hatta iki düğüne katıldığımız olmuştur.Türkiye de düğünlerimiz genellikle yöresel,modern müzikli danslar eşliğinde yapılıyor.Günümüzde islamiyete uygun düğün programına rastlamak oldukça azaldı.
Müslümanın her işi islamiyete uygun olmalıdır diyoruz.Evlilik gibi bu kadar ciddi bir işin duyurulmasın da ne bir besmele ne de bir Kuran dan bir ayet okunmadan başlanması islamiyetin hayatımıza ne kadar yansıdığını gösteriyor.
Bir kaç yıldır düğünler de moda olan ise bir organizasyon firmasıyla anlaşıp,ilahi grubu dinletisi ve semazen gösterisi yaptırmak.(Gerçi geçen katıldığım düğünde önce semazen ve ilahili yapıp sonra ikinci parta yani müzikli eğlenceye geçiş yapıldı.Bu da ilginç bi çözüm)
Semazen gösterisi izlerken düşündüm!
1-Niye düğün ve semazenler?
2-Semazenlerle ve yapılan sema gösterisinin bize anlattığı neydi?
Birinci sorumun mantıklı bir cevabını bulamadım çünkü sema ile düğünlerin mana yönüyle bağdaşacak bir tarafı yok.Semanın niye yapıldığını anlattığım da siz de bağdaştıramayacaksınız.Yani biri düğün biri zikir.Sema ibadet amacıyla yapılan bir şeydir.İnsanlara mevlanayı,zikri hatırlatmak için yapılıyorsa ne ala!Fakat Mevlanayı ve bu ibadeti bu kadar tanımıyor, ne olduğunu bilmiyorken biraz zor bir ihtimal.Belki de organizasyon firmalarının bir ticaret oyunudur..!!
İkinci sorumun cevabı daha kolaydı.Biraz araştırınca aslında mevlana ve semazenlik hakkında ne kadar çok şey bilmediğimi farkettim.Eğer siz de aslını astarını merak ediyorsanız buyrun bilgilenelim:
İki parmağının ucunu gözüne koy. Bir şey
görebiliyor musun dünyadan? Sen göremiyorsun
diye bu alem yok değildir.
Hz. Mevlana
1-NİÇİN DÖNÜYORLAR?
- Sema’(dönmeleri), sembolik olarak, kâinatın oluşumunu, insanın âlemde dirilişini, Yüce Yaratıcı’ya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip “İnsan- ı Kâmil” e doğru yönelişini ifâde eder.
-Mevlânâ'nın vefatından sonra halefi Hüsameddin Çelebi tarafından Cuma namazını müteakip, Kur'ân okunduktan sonra, toplu bir halde semâ' yapılması bir gelenek haline getirildi.
2-SEMA EDERKEN BAŞLARI DÖNÜYOR MU?
-Sema' belli kuralları ve teknik eğitimi olan bir zikir şeklidir. Sema eğitimi alırken vücudu yavaş yavaş belli eğitimlerle hazırlayarak baş dönmesi ortadan kalkar.
3-SEMA YAPARKEN NE HİSSEDİYORLAR?
-Sema' ederken semazen her çarh'da Allah ismini (ism-i celal) okur. Ve her selamın anlamlarını düşünerek bir vecd içinde Allah'ı anar. Bir de mühim olan şuursuzca dönmek değil, Sema' ederken Allah'ı düşünmektir. Bu sayede Allah'ın sevgisini kazanmaktır. Hissettiklerimize gelince anlatılacak veya yazılamıyacak kadar bir duygu selidir.
4-SEMAZEN AYAKTAYKEN SAĞ AYAĞININ BAŞ PARMAĞI SOL AYAK BAŞPARMAĞI ÜZERİNDEDİR.NİÇİN?
-Bu duruma "ayakları mühürlemek" denir. Sebebi ise Hz. Mevlana'nın ahçıbaşısı Ateş Baz-ı Veli ye hürmeten yapıldığı söylenir.
5-SEMAZENİN HAREKETLERİNİN ANLAMI NEDİR?
Niyaz vaziyetinde ayakta durması Allah'ın birliğini, tevhid'i temsil eder.
Sema ederken sağ eli yukarıya sol eli aşağıya bakacak şekildedir. "Allah'tan aldıklarını kendisine mal etmeden halka ulaştırmaktır; bir yokuz; görünüşte var olan; vasıtalık eden bir suretten başka şey degiliz" Aynı mealde "Göğe ağarız, yere yağarız; aleme rahmetsiz; sıfatlardan zata varırız; zattan sıfatlar alemine, zuhur alemine geliriz; alemlere rahmet olan Hz. Muhammed'de (s.a.v.) yok olmuşuz biz demektir.
Sema vaziyeti sanki ters bir "la" şeklindedir insan gövdesiyle beraber "illa" ya tekabül eder. "la" ve "illa", müslümanlığın esas umdesi olan "la ilahe illallah"(Allah'tan başka ilah yoktur) sözünü temsil etmekle beraber mutlak varlığı ispat, ondan başka bütün mevhum varlıkları nefiy (reddetme) esasını içine alır.
6-HERKES SEMAZEN OLABİLİR Mİ?
-Mevlevilerde sema'; aşk ve cezbeyi meydana getirmek için bir vesiledir. Her Mevlevi, mutlaka sema' etmesini bilir. Meşk edip sema' etmeyi öğrenmiye "sema' çıkarmak", sema' öğrenmiş Mevleviye de "sema'zen" adı verilir.
Mevlevi olmadan Semazen olunmaz. Çünkü Sema' Mevleviliğin bir cüzüdür.
7-Otellerde, Lokantalarda, düğün-sünnet, Fuarlarda velhasıl heryerde hatta şarkıcıların yanında Sema' yapılıyor bu Sema' mıdır?
Sema' olmadığını orada bulunanlarda söylüyor. Ama yapmayın dendiğinde herkes yapıyor ve insanlar istiyor gibi bir manasız cevap çıkıyor karşınıza.
Adabına uygun olarak yapıldığında kimsenin söz söylemeye hakkı olamaz. Çünkü bu işin aslı zikirdir ve zikrin yapılacağı ortam ve yer önemlidir.
Soru ve cevaplar (http://www.semazen.net/index.php) sitesinden alıntıdır.
ZİKRE GÖNÜL VEREN HERKESE SELAM OLSUN...
10 Eylül 2013 Salı
Okulun Bodrumun da Namaz Kılan Öğrenciler!Artık 1.Kata Çıkabilirsiniz
Milli Eğitim Bakanlığı’nın güncellenen Ortaöğretim Kurumları yönetmeliğine göre, Anadolu imam-hatip ve imam hatip lisesi öğretmenlerine ‘çevreyle ilişki kurma’ görevi verildi. Ayrıca talep olması halinde okulda ibadethane açılabileceği belirtildi.Haberin devamı için...
Bazı şeyler değişmeye başladı sanırım Türkiyemiz de...Bi aralar okulda namaz kılan gençler için sanki kaçakçı gibi ne haberler yapılmıştı.Hatırlamak isteyenler tıklayın.Çok şükür atlattık galiba artık o haberleri.
Ben lise de okurken okulumuzda çok güzel iki mescid vardı.Orada kıldığım namazların tadı bir ayrıydı.Tenefüslerde koştura koştura mescide çıkar,namazımızı kılardık.Bazen ders vaktine gelirdi namaz,hocadan izin alıp kılmak için kırk takla atardık.Gençken arkadaşlarınla ibadet yapmanın tadı çok ayrı oluyor.EEE ne demiş Peygamberimiz(s.a.v) hadisinde:
Bir genç, ilim ve ibadet içerisinde yetişir, olgunlaşırsa, Allahü teâlâ, Kıyamet günü ona yetmiş iki sıddık sevabı kadar sevap verir.[Taberani]
Allahü teâlâ, ibadet eden genci, meleklerine gösterip, ”Bakın bu genç, benim için şehvetini bırakıyor. O benim nazarımda kıymetli bir melek gibidir” buyurur. [Deylemi]
Gençlik hızlı gelip geçiyor.Bu treni kaçıranlar Cübbeli Ahmet Hocanın dediği gibi;misafirler geldi,misafirler gitti,şimdi yaz var,şimdi kış var,şimdi işim var demeye başlıyor teyzelerimiz,amcalarımız.
Ne mutlu tertemiz ruhlarına,kalplerine namaz sevgisi yerleştiren gençlerimize ve onların ailelerine.
Kolay kolay kimseden şunu sözleri duyamayız;
-Ben gençken namazımı hiç bırakmazdım.Şimdi artık kılmıyorum.Çok zor geliyor.
NEDEN?Çünkü ibadet bilinci daha küçükken kişinin karakterine,ruhuna yerleştiğinde söküp atması kolay olmuyor.Ama nedense şu sözlerle pişman olanları çok duyarız;
-Ahhh Ah gençken hiç kılmadım namaz.Gençlik işte,cahillik.Şimdi de işler çok,dizlerim de ağrıyor nasıl kaza edeceğim namazlarımı?En azından şimdi ki namazlarımı kılayım da.Allahım af eder gençlikte ki hatalarımı.
Ah be teyzecim!Kaçan trene yetişilmez ki.Kendin pişman olduysan bari çocuklarını,torunlarını daha bilinçli yetiştir.Onlara öğret namazın ne olduğunu.
Namaz da pişmanlık yaşamayacak olan tüm gençlerimize selam olsun...
7 Eylül 2013 Cumartesi
FİKRİ MÜHİM OLASIM GELDİ
İnternette gezinirken rastladığım bir site.Aslında adı dikkatimi çekti.O yüzden tıkladım.Sonra sistemlerini okudum.Aklıma yattı.İlginç bir sistem.Akıllıca!
Belirli firmaların ürün deneyicisi oluyorsun ufak hediyeler gönderiyorlar(tabi bana daha hiç gelmedi) ve yorumlarınızı bildiriyorsunuz.Karşılıklı iş yapılıp büyüme gerçekleşiyor anlayacağımız.
Teknolojinin nimetlerinden bir kez daha faydalanıyor insanoğlu.En azından hayırlı bir şey için.Beğendiğin ve güvendiğin markaları tanıtmak hem marka için hemde ürünü denemeyenler için işe yarar bir durum.Şahsen bu kadar marka bolluğu içinde güvenmediğim tavsiye almadığım bir ürünü almak için 2 kere düşünüyorum.İlk sorduğum adres genellikle annem oluyor.Bu da gösteriyor ki bir ürünü ilk olarak kullanan bir kimseye soruyoruz ve vereceği cevap neticesinde kararımızı veriyoruz alıp almamaya.Hatta ben pazar alışverişinde bile hangi tezgaha gideyim?Kimin iyidir meyvesi sebzesi? diye sorarım komşularıma. E madem durum böyle o zaman tavsiye edilen ve tanışılması gereken ürünler için fikri mühime üye olup, kargomuzu bekliyoruzzz...
Bazı blogger arkadaşlarım ürünlerini alıp yorumlar yapmışlar.Merak edenlere adres:
-Laf salatası
-gizeminrenklidunyasi
-tarifrehberi
-fulyailkim
Kitaplarım.Kitaplığım.İki gözüm..
Lise yıllarımdan beri özenle biriktirdiğim kitaplarım.O zamanlardan beri bi çocuk edasıyla bakarım onlara.Aman yırtılmasın,sayfası kıvrılmasın,kardeşime atma kitabımı öyle yaaa!Okuması için verdiğim birine bir şey olmasın lütfen diyerek titizlikle büyüttüm ben onları.
Uzun araştırmalar sonucu alırım bir kitabı,önüme geleni alayım gibi bir fikrim yoktur.Alınmayı hak ediyorsa alırım.
Hep hayal ederdim lise zamanları,evlenince çok güzel bir kitaplığım olsun sergileyim kitaplarımı,hep gözümün önünde olsunlar.Hani kızlar özenle,emekle dantel örerler çeyizlerine, sonra da en baş köşeye onu sererler ya beni ki de öyle bir heyecandı.Çeyiz sandığımda dantel değil kitaplarım olmalıydı.
Evlilik geldi,çattı.Sıra kitaplığı beğenmekte.Nasıl bir şey olsun derken tam bir hafta araştırma sonucu olarak işte gördüğünüz asimetrik kitaplığı aldım.
Uzun uğraşlar sonucu kurdu eşim.Tam istediğim gibi olmuştu.Harikaydı.Hem odama dekoratif bir görünüm veriyor hem de kitaplarımı her an görebiliyordum.Ben görüyorum da istiyorum ki evime gelen misafirler bi incelesin,baksın,dokunsun kitaplarıma.
Ama olmadı istediğim gibi.Misafirler hep kitapları flu ,kitaplığı net gördüler.Kitaplarla ilgilenen yoktu.Anca dalga geçtiler kitaplığımla,çarpık çurpuk,yamık yumuk dediler.Ben ise diyecek bir şey bulamadım,bulamadımmm...Olsun ben bakıyorum onlara.
Yok anam yok,kimsenin dikkatini çekmiyor kitaplar.Onca gelen misafirden sadece 13 yaşlarında bi çocuk inceledi kitaplarımı.Olsun.Beğendiğim bi kaç kitap tavsiyem var sizlere.Her telden,türden:
Hiç sıkılmadan okuyacağınız bir tarih kitabıdır.(satın almak için)
satın almak isteyenler
Çok farklı bir açıdan yazılmış bir kitap.satın almak isteyenler
Okuyunca dehşete düşeceksiniz.satın almak için
Çok harika bir kişisel gelişim kitabı.
Veee asla vazgeçemediğim dergi:GENÇ BEYİN.Kitaplığımın en alt rafında dosyalar içerisinde saklıyorum onları.Kimseler görmesin diye.Hayatım boyunca böyle bir dergi,yazar kadrosu,böyle dolu dolu bi kaynak görmedim ben.Kesinlikle herkes tanışmalı bu dergiyle.Zaten bağımlılık yapıyor.(tanışmak isteyenler)
Şimdilik bu kadar kitap tavsiyelerim dostlar.Sizinde kitap tavsiyeleriniz varsa lütfen paylaşalım.
Kitaplığa değil de kitaplara gönül vermiş tüm kitap kurtlarına selam olsun...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)